Yerel Tarihin Önemi

               YEREL TARİH NEDEN ÇOK ÖNEMLİ

      Mustafa Kemal Atatürk, tarih yazma konusunda; “Tarih yazmak tarih yapmak kadar mühimdir, yazan yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat, insanlığı şaşırtacak bir mahiyet alır” diyerek tarih yazmanın, tarih yapmak kadar önemli olduğunu ve tarihçinin, tarih yapanların doğrularını aynen yazması gerektiğini belirtir.

       Prof. Dr. Mehmet Altay Köymen ise tarihin önemini şu şekilde belirtir: “Tarih gür bir kaynaktır bu kaynaktan içme bahtiyarlığına erişenler geçmişi, içinde bulunduğumuz zamanı ve geleceği aydınlık görürler. Bu kaynaktan içme bahtiyarlığına erişemeyenler ise karanlıkta yol bulmaya çalışanlar gibi tökezlenmekten hatta düşmekten kurtulamazlar.“

       Tarih önemli ama yerel tarih, genel tarihten çok çok daha önemlidir. Yerel tarih bilinmeden genel tarihten söz etmenin pek anlamı kalmaz. Bir şeyler eksik demektir. Bir arabayı oluşturan parçalar olmazsa araba meydana gelmez. Yerel tarih ise tıpkı bir arabanın motoru gibidir. Motorsuz araba olur ama çalışmaz ve gidemez. Sadece görüntü tamamlanmış olur. Genel tarih içinde de tıpkı motorsuz bir araba gibi çalışmayan, eksik kalmış tarih araştırmaları çok. Motor nasıl ki arabanın en önemli parçasıysa yerel tarihte genelin çok önemli bir parçasıdır. Bu kadar önemlidir yerel tarih, tabi ki tarih araştırma metotlarına uyulduğu ölçüde…

         Dünyaca ünlü tarihçimiz Prof. Dr. Halil İnalcık, genel tarih konusunda uzmanlığının yanında, Osmanlı’nın kuruluş dönemini araştırırken alan araştırması yaparak yerele de önem vermiş, dağ taş gezerek Osmanlı’nın izlerini alanlarda-yerelde aramıştır.

           Tarihçi-gazeteci Orhan Koloğlu; ”Yerel tarih, genel tarihten çok daha önemli. Çünkü yerel olmazsa genel diye bir tarihten kolay kolay söz edilemez veya eksik kalır. Tarih, yerel tarihle olur. Parçadan bütüne gitmek önemli. Bu yüzden yerel tarihten genel tarihe gidildiği zaman sağlıklı bir yorum ve değerlendirme yapılmış olur” der.

         Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu; ”Yerel tarih, normal tarihten çok daha önemli, Parmaksız bir eli el olarak tarif etmek mümkün değildir” diyerek yerel tarih ile genel tarihin ayrılmaz bir bütün olduğunu açıklar.

         Fatih Üniversitesi Tarih Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet İpşirli; ”İstiklal Savaşı yerel tarihle yazılır” derken, Tarihçi İsmet Bozdağ;” Hem yerel hem de genel tarihe vâkıf olup ondan sonra ürün ortaya koymak gerek”, Dr. Yaşar Baş; “Yerel tarihsiz bir genel tarih kesinlikle eksik kalmış demektir.” şeklinde görüş belirtirler.

                                              Ömer Faruk Dinçel

                                              Tarih Öğretmeni