Kamereddin Efendi
Şeyh Kamereddin Efendi
Ömer Faruk Dinçel
Tarih Öğretmeni/Araştırmacı
Aslen Horasanlıdır.Şeyh olup takva ve keramet sahibidir.Hicri 1260-Miladi 1844 yılı temettuat defterinde de Horasanlı olduğu yazılıdır(1).Asıl adı Kemaleddin’dir.Horasan’dan gelerek Tavşanlı’nın Beyköyü’ne yerleşmiştir.Babasının adı Abdullah’tır.
Kendisine “Sen Dedeler dedesi Ahmet Dede’ye Beyköy’de komşu ol” denmesi ve vazife üzerine Beyköy’e yerleşmiştir.
Kemaleddin Efendi,Beyköy’de iken bir kış mevsiminde Ramazan ayının başlangıcı, oruç tutulup tutulmayacağı ve hilalin görülüp görülmediği konusunda halk arasında tartışmalar yaşanırken Kemaleddin Efendi,keramet gösterip kolunu kaldırarak elbise ile gömleğinin arasından üç günlük olmuş hilali gösterince halk onun ne kadar büyük bir zat olduğunu anlamıştır.Bu olaydan sonra kendisine Kamereddin (Kamer=ay) yani dinin ayı denmiştir.(2)
Kamereddin Efendi’nin Beyköy’deki evinde üç adet farklı su gideri-kanalı bulunurmuş.Bunlardan biri abdest suyunun gideri,biri gusül abdesti suyunun gideri,diğeri de bulaşık suyunun gideri imiş.Bu üç artık suyu birbirine karıştırmazmış.
Bir gün Beyköylü birinin hayvanının ayağı bu giderlerden birine girip kırılmış.Yaşanan tatsız olay sonrasında Kamereddin Efendi,hanımına;”-Bize bu köyden git buyuruldu”demiş ve Tavşanlı’ya yerleşmeye karar vermiştir.İhvanlarına”-Bana,biri kendim için,biri misafirlerim için,biri de hayvanım(yani eşeği)için üç göz oda yaptırın yeter” demiş.İhvanları da Tavşanlı’da Keşkekçi Caminin kuzeyinde,Kurbanoğlu traktör Bayinin yanında,Refik Halı sarayı dükkanının olduğu yerde üçü aşağıda üç de yukarı olmak üzere iki katlı altı odalı bir ev inşa etmişler.Kamereddin Efendi evi gelip gördüğünde”-Burası mı bizim yerimiz!.Resulullah yerde yatarken ben bu iki katlı binada duramam”deyip Beyköy’e geri dönmüştür.Bunun üzerine ihvanları evin üst katını yıkmışlar ve şeyhlerini tekrar davet etmişlerdir.Kamereddin Efendi de ısrarlar üzerine Tavşanlı’ya gelerek bu yeni eve yerleşmiştir.
Boyacılar’ın Süleyman Efendi’den(bundan 150 sene önce yaşamış bir zat)nakledilen rivayete göre;Süleyman Efendi’nin babası Hacı Mehmed,her gün sabah namazından sonra Şeyh Kamereddin Efendi’nin evine sohbete gidermiş.Burada hiç kelam konuşulmadan (hal ile),yüz yüze bakışılarak,bazen tebessüm edilip bazen de ciddileşilerek sohbet edilir,ve sohbet sonrasında da “sohbetimiz çok güzel oldu” diyerek ayrılırlarmış.
Yine bir gün Boyacıların Hacı Mehmed,oğlu Süleyman Efendi ile birlikte Şeyh Kamereddin Efendi’nin evine gidiyor.Kamereddin Efendi ocağa iki odunu çatıyor,bismillah çekip boş cezveyi yanmayan odunların üzerine sürüyor.keramet göstererek kahvesi,şekeri,ateşi olmadan üzerinde dumanların tüttüğü cezveyi ocaktan alarak fincanlara doldurup misafirlerine ikram ediyor.
Bir başka rivayete göre;Boyacıların Süleyman Efendi’nin babası Hacı Mehmed’in sabaha kadar karnı ağrıyor.Bir türlü çare bulamıyorlar.Hacı Mehmed,sabah olunca oğlu Süleyman’ı Kamereddin Efendi’ye gönderip,ne tavsiye ettiğinin öğrenmek istiyor.Süleyman Efendi koşarak şeyhin evine geliyor.Daha kelam etmeden Kameredddin Efendi kapıda ayakta dikilir vaziyette durarak,elindeki kalemle tasın içine bir şeyler yazıp “Oğlum babana selam söyle,içine su koyup içsin,bu tası kaybetmesin,bu tastan içerseniz karın ağrısı çekmezsiniz”diyerek tası çocuğa veriyor.Süleyman Efendi de tası eve getiriyor.
Şeyh Kamereddin Efendi vefat edince Mülayim Dede türbesinin yanına,günümüzde bu türbenin yanında bulunan havuzun büyük fıskiyesinin olduğu yere defnedilmiştir.Daha sonra 1950’li yıllardan sonra Mehmet Çiğdem tarafından kemikleri çıkarılıp bugünkü asri mezarlığa,oğlu İsmail Efendi’nin mezarının olduğu yere nakledilmiştir.(3)
1983 yılında da Şeyh Kamereddin Efendi’ye çok büyük saygısı ve sevgisi olan Faruk Çavga tarafından O’na hürmeten-adının yaşatılması amacıyla-Kamereddin Mescidi yaptırılmıştır.Bu mescide Çavgaların mescidi de denmektedir.
Dipnotlar:
1-ML.VRD.TMT.8788.Şeyh Kamereddin Efendi,Tavşanlı’nın Cami-i Kebir mahallesinin 207 numarasında ikamet etmiştir.
2-Kamereddin Efendi ile ilgili bilgilerin kaynağı Şerif Çavuşoğulları(Çavgalar) sülalesinden 1930 doğumlu Faruk Çavga’dır.
3-Şeyh Kamereddin Efendi’nin şeceresi şöyledir;Şeyh Kamereddin Efendi-İsmail Efendi-Bayram(Çiğdem) ve Mehmet (Çiğdem).Bayram’ın iki hanımı olmuş,birinci hanımdan kızı Emine ve onunda oğlu olan Berber Hacı Cemal Türkyılmaz(Pir Civanoğulları)dünyaya gelmiştir.Mehmet’ten ise Mehmet Ali(Çiğdem)dünyaya gelmiştir.